Her hastalıkta olduğu gibi nasırda da tedavinin etkinliğini anlayabilmek için öncelikle hastalığı iyi anlamak gerekir. Aslında nasırlar derinin bir tür savunma yapısıdır, küçük ama sürekli devam eden travmaya karşı deri kendini ve altındaki yapıları korumak amacıyla bir şekilde kendini kalınlaştırmasıdır. Ama bu kalınlaşmada bir sorun olur, topuktaki derinin genel kalınlaşmasından farklıdır.
Şöyleki;
Nasırın olduğu alanda cilt kalınlaşırken deformayon gelişir ve tepe kısmı derine doğru olan bir piramit ya da huni gibi bir şekil alır. Bölgeye göre değişmekle birlikte bu derinlik 4 mm ile 10 mm arasında değişebilir. Ağırklıkla geniş yüzeye gelen basınç tepedeki noktaya aktarılır, geniş alandaki basınç nokta şeklindeki tepe kısmına şiddetli basınç ile yansır ve dayanılmaz ağrıya neden olur. Ağrının temel sebebi nidus denilen bu tepe yani sivri kısımdır.
İşte tedavinin temelini bu nidus denilen derindeki tepe kısmı yani narsın köküdür, kök alınmadıkça gerçek tedavi olduğu söylenemez.
İlaçla Nasır Tedavisi Olur mu? sorusunun cevabını genel olarak ameliyat dışı yöntemler olarak ele alabiliriz
Ameliyatsız Nasır Tedavisi
Bu içerikle yazılacak aşağıdaki yazılarda anlatılanlar gerçek bir tedavi değildir, nasırın nidusu kaldığı için % 100 yakın ihtimalle 1-3 ay içerisinde yeniden olur. Bu tedaviler daha çok hastanın şikayetlerini azaltmaya yarayan uygulamalardır.
Nasır İlacı
Asitli ilaçlardır, kalem şeklinde ve krem gibi uygulananları vardır. Asit yapısıyla nasırın sert üst tabakasında yumuşama sağlar, yaptığı etki bir tür eritmedir ama yumuşayan bu tabakanın uzaklaştırılması gerekir. Normalde alınması zor olan sert tabaka asit sayesinde daha kolay temizlenir. Bu amaçla satılan ürünler her ne kadar ilaç olarak anılsa da ilaç ruhsatıyla çıkmamaktadır yani ilaç sınıfında değildir bu sebeple resmi kurumlar bedelini karşılamaz.
Nasır Bandı
Yukarıda bahsettiğimiz asit bandın üzerindeki süngerimsi yapıya yedirilmiştir. Bant nasırın üzerine yapıştırılır, 1-3 gün kapalı kalır, bu süre zarfında asit nasırın üst tabakasını yumuşatır ve bu yumuşayan kısım banyoda alınabilir. İlaçlar gibi bantlar da kökü etkilemez yani nidus genellikle olduğu yerde kalır ve birkaç hafta veya ay içinde yeniden oluşur.
Silikon Yastık
Nasırı çevreleyen daire şeklinde veya başka şekillerde yumuşak silikon yastıklardır. Nasır bu yastık sayesinde ayakkabıya veya karşı parmağa çarpmasını engeller. Bu sayede köke basınç yansımadığı için ağrı azalır. Uzun süreli kullanımda temel sebep olan küçük travma engellendiği için hastalık iyileşebilir ama bu küçük bir ihtimaldir.
Ponza Taşıyla Nasır Temizleme
Ponza taşı zımpara taşına benzer bir yapıya sahiptir. Nasırdan çok topuktaki kalınlaşma ve çatlamaların tedavisinde kullanılır ama nasırın üstünden birkaç mm lik tabaka ponza taşıyla alınırsa ağrının şiddeti bir süreliğine azaltılmış olur. Kalıcı çözüm değildir.
Beurer Nasır Sökücü
Ponza taşı gibi zımpara etkisi vardır. Kağıt şeklindeki zımparanın sarıldığı mil küçük bir motorla döndürülür. Zımpara daha zahmetsiz kullanım sağlar. Benzer yapıda farklı motorlar da vardır. Ponza taşı gibi geçici rahatlama sağlayabilir çünkü nidusa kadar ilerlemesi mümkün değildir.
Nasıra Bitkisel Çözüm
Her ne kadar internette bu iddiayla satılan ya da önerilen ürünler olsa da hiçbir etkisi olması beklenmez, Özellikle hiçbir tıp eğitimi almadığı halde kendini tıp doktoru gibi lanse ederek insanları yanıltan kimya profesörü birinin akıldışı “nasır için bitkisel kür” önerileri de gereksiz uğraşlardır.
Nasıra Kesin Çözüm
Kesin çözüm olabilmesi için kökün yani nidusun mutlaka alınması gerekir. Bunun en iyi yolu radyo frekansla almaktır. Radyo frekansta kök görerek net bir şekilde çıkarılır, sertleşmiş deri alınır ve yerine köksüz, yumuşak bir deri gelir. Sebep olabilecek şeylerden uzak durulursa bir daha asla tekrarlamaz. Ameliyatla tedavi de kesin çözümdür ancak daha zahmetlidir ve tekrar ihtimali radyo frekanstan daha fazladır.